İĞRENÇLİĞİN GELDİĞİ EN SON NOKTA
İğrençliğin geldiği son nokta bu olsa
gerek bir insan bu kadar çirkin bu kadar kötü nasıl olabilir diye merek ederdim
demek ki var olmak adına kendinden söz ettirebilmek adına Olabilir imiş.
Dostlar emin olun tüylerim ürperiyor .
Cahit Çelik in ailesiyle 1974 ler den buyana tanıyorum tanışıyorum. Geçmiş yazılarımda da belirttiğim
gibi Bacısı Ayşe ile Cahit le tanışmadan önce tanışmıştım onunla tanışmam Ağabeyim sayesinde Sonra Cahit
sonra Kardeşi ali derken evine gider oldum
Cahit in Babası ve annesi tipik köy
insanlarıydı . Ayşe dünya ahiret bacımdı hep öyle olacak kendine saygı ve sevgi duyuyorum Cahit Dünyada en çok
sevdiğim insan olan Ağabeyim Yüksel Eriş
in yerine koyduğum her kelimesi benim için
emir olan ağabeyim olmuştu. Gönlümde Cahit Çelik i Ağabeyim Yüksel Eriş in yerine koymuştum
Annesi annemiz sevimli insancıl tertemiz
yüzlü bir kadındı, anaçtı Ayşe bacımı tenzih ediyorum
derler ya iyiler ölür kötüler kalır diye evet bu güzel insanlar bir bir
öldü hem de Cahit in pısırıklığı beceriksizliği yüzünden ona hizmet etmek
adına kardeşleri bekar kalmak ona kölelik
yapmak adına. Hayat bu Cahit yaşıyor o güzel
insanları artık yok .
Cahit in in annesi çok güzel Haşhaşlı börek yapardı hiç
üşenmeden Feriköy den gider o börekten isterdim
ikiletmeden yapardı rahmetlim inanın şuan çok duygulandım hatırası
şuan gözümün önüne geldi nur içinde yatsın ona
laf edecek küfür edecek şerefsizi
kendi ellerimle boğarım değil laf söyletmek ama insanın onurlu çocuğu olmalı ki
annesini koruya bilsin oysa Cahit ne yapıyor.
Hasso ile aynı
çuvala girdin. Anama avradıma bacıma düz gittin. diyor
Cahit in
çok istemesine rağmen bile ben bu güzel insanlara Benim bu
denli saygı duyduğum bir anneye bacıya kendi annesi bacısı olmasına rağmen
küfür etmeyeceğimi cümle alem tahmin edebilir, ama Cahit böyle istiyor
etmeyeceğim Cahit çok istemene rağmen etmem ellerinden ekmek yedim
etmem zorlama.
Cahit Çelik şöyle diyor.
Masal yazarinin
anasi haram lokma yemez, okuma yazma yalan dolan fitne fesat bilmez, hiç
kimsenin acısina sevinmez, her gün beş vakit namaz kılar,Allah'tan hak hukuk
adalet ister idi.Kadir Gecesi'nde kuş gibi uçtu gitti. Yedi yıl oldi.diyor ama ardından
Sovmek siğmek serbest!.. diyor
Neden? Bukadar çok istıyor ? derdi belli birileri bir kelime
etsin ona çamur atayım ona olmayacak pisliği bulaştırayım ki benim (Cahit in.) adım
bilinsin duyulsun reklamın kötüsü iyisi olmaz
diye düşünüyor annesine küfür edilmesi için ısrar ediyor. Annesini (o güzel
insanı) bu konuda kullanırken
başkalarının annelerine bacılarına ve eşlerine de Miro masalında dümdüz gidiyor
. Bunu ironi ile yapıyor . Aslında ben
küfür etmiyorum masal küfür ediyor diyor…
İşte iğrençliğin son noktası
sana Ağbi dediğim güne lanet olsun Cahiiiiiitttttt lanet olsun.
Son yazımdan sonra bir alıntı yapmış.
Gırtlağından
bağlanmış muhabarat aslanı Hüsso yoldaş, "Cahit beni kendine rakip görüp
her yazısında bana da mutlaka bulaşıyor!.." demiş. Diyor
evet dedim Cahit bey ben sizlerle muhatap
olmak kayıkçı kavgasının bir tarafı olmak için yazmıyorum
Ben Yüksel erişin kardeşi olarak onu Doğru yazmaya çalışıyorum Ben
kirlenmişler deryasında ağabeyim Yüksel Eriş in anısını koruyorum tarihine
Öğrettiklerine mirasına sahip çıkıyorum daha kaç kez tekrarlayayım
bunu anlamak işine mi gelmiyor tartışırsanız seviyeli tartışın anayı bacıyı katmayın bu acizliktir diyorum
böyle tartışan yazışanlara merhaba demeyeceğim çünkü Yüksel böyle konuşmaz
böyle konuşanlarla muhatap olmaz bende
olmayacağım diyorum bumudur gücüne
giden.
Hasanı sen tanıştırdın çok sevdiğin di hani
şimdi ben arkadaşım diyorum diye beni muhaberat aslanı ilan ediyorsun .,
Muhaberat aslanı olanın da Muhaberat aslanı
diyenlerinde taaaaa olmayan ciğerini……..
tamamı.
Şerefsizlik insanın kanındadır kızmıyorum
daha da değişmek mümkün değil zaten genlere yerleşmiştir o atılmaz.
İnsanlar bir kahvenin hatırını bilirse insan dır
Engin Erkiner evimize gelmiş suyumuzu içmiş bir kişidir. Biz
onu ve tüm yazılarını takdir etmek suretiyle bilimsel yazdığı için okur bilgisine hayran
olurduk O zamanlar onu o özelliği ile tanıyorduk.
Ama şuan son yazısı olan bu yazıdan anlıyorum
ki Engin hoca artık dengesini kaybetmiş bir şey lere teslim
olmuş normal düşünemiyor veya bazı
şeyleri cevaplandıramadığı için olsa
gerek
Engin Erkiner
tarafından yazıldı
|
Çarşamba, 15 Şubat
2012 08:53
|
Miro masalının yeni bölümlerini
adresinde okuyabilirsiniz.
Burada yeni bir kavramla karşılaşıyoruz: matruşma muhabarat
Mihrac Ural tıpkı Matruşka gibi...
Sürekli yeni ve daha küçük elemanlar (Matruşkalar) vererek
çoğalıyor...
Ama sonuç yok, yapamıyor, gidemiyor...
Çaresiz dertlere düştüm
Doktor bana bir çare...
|
Burada Cahit in yardımına ihtiyaç duyuyor yardım dileniyor gibi anlıyorum ve çok yazık eğer Cahit in bunca
küfür kafir ve terbiyesizliğine rağmen
onu etrafında barındırıp yardım dileniyor ve oturttuğu kucağından indirmiyorsa görüldüğü gibi kan kaybetmeye devam edecektir
ve hem kalitesini hem kişiliğini
tartışılır hale geleceğinin resmidir.
Engin
Hocam ben hiç taraflı olmadım kimseden
yana durmadım yukarıda da belirttiğim gibi bugüne kadar bana bulaştırılmaya
çalışılan içine çekmeye uğraşılan muhaberat mı ne poh sa sende biliyorsun ki yalnızca Bir acı
kahve içilen bir bardak suyun yüzü suyu
hürmetine olmuştur şikayetçi miyim asla değilim Almanya ya gelsem sana da uğrar
kahveni içerim benim için hiç birbirinizden büyük veya küçük değilsiniz sizlere
zamanında ağabey dedim kardeşiniz gibi davrandıkça hürmetim devam edecektir
yine diyorum ajan muhbir polis muhaberat olmanız beni bağlamıyor bana olmadığım
şey bulaştırılmasın tek istediğim budur. Birkaç kulak çekmen gerekir yoksa gün
gelir onlar senin kulağını koparırlar devlette olduğu gibi herkes kendi belasını (Cahit misali ) kendi
yaratır Atalar doğru söyler dinlemek
lazım
“Acıma yetime Döner koyar g…..” Bir kardeş
tavsiyesidir