Ayni şeylerin tekrar yazılmasına karşı olduğumdan 22.ocak 1977 yılının yani Yüksel hocanın ölüm yıl dönümünün anma toplantısıyla ilgili yazılar özgür medyada yayınlandı o yazıda aslında her şey yazılmıştır. Bu anmayla ilgili bir iki kelimede ben edeyim. Önce şunu söyleyeyim her defasında bana da dil uzatarak polemik içine çekmeye çalışan kendinin de dediği gibi masalcı olan bir şahıs oradaki güzelliği bile kirletmeye çamurlamaya kendine pay çıkarmaya çalışmıştır. Ama artık birlikte olduğu kişiler tarafından bile makaraya alındığını göremeyecek kadar görme özürlü olan Cahit Çelik Eşber Yağmurdereli ağabeyimize bile dil uzatıp körün eline karanfil vermişler gibi kelimeler kullanıp ne kadar aciz olduğunu bir kez daha ortaya koymuştur.
Evet 21.0cak 2012 tarihinde Avrupa dan ve Türkiye nin değişik yerlerinden gelen ve geçmiş tarihine saygı duyan ve bu tarih içerisinde örnek olmuş gerçek önderlerine saygılarını sunmak yad etmek için önce Feriköy Mezarlığında Yüksel ERİŞ in kabrini sonra Kimsesizler mezarlığında Nebil Rahuma nın kabrini ziyaret ederek geçmişte Siyasi hareketleri adına yaptıkları her gün her saat her dakikalarıyla onur duyduklarını yaptıkları her şeyin hesabını vermek suretiyle "hapis yatmak dahil " tüm hesaplarını kapattıklarını unların elenip duvara asılan eleklerinin düşünce olarak sapa sağlam durduğunu ve bu duyguların bunca çirkeflik ve pislik içerisinde Yüksel ERİŞ ler sayesinde tertemiz vede anmaya değer duygular olduklarını birliktelikleriyle ortaya koymuşlardır. Mezarlık dönüşü bu arkadaş gurubunu temsilen Görme engelli olmasına rağmen beş kat çıkarak Yüksel ERİŞ adına Annesine babasına Taziye ziyaretine Eşber Yağmur dereli, Ayşe Meral, Eriş Çeliker ve Mürüvvet Çiller katılmışlardır.
Daha sonra çok uzaklardan katılan dostlar sohbet edebilmek adına Mimar ve Mühendisler lokalinde geçmişi yad edip sohbet etmiş Herkes geldiği yere dönmeden önce birlikte yemek yenilmiştir .
Korkaklar çirkefler bu cesareti gösteremeyecek kadar kirlendiklerinden artık bu güzel birliktelikte yer alamamaktadırlar . Aslında köpekler gibi pişmanlar ama bir kez bulaştılar çamura bulundukları bataklık onları artık bırakmıyor.
`35 yıl önce 21 Ocak`ta Yüksel ile buluşmamız vardı` diyerek söze başlayan Eşber Yağmurdereli, `Yüksel hayatında belki ilk defa verdiği sözü tutamadı, buluşma yerine gelemedi. Sonradan öğrenecektik ki, Yüksel artık hiç gelemeyecekti. Ancak, bugün yüzlerce, binlerce genç Yüksel Eriş`in hayatını feda ettiği devrim yolundan yürümeye devam ediyorlar` dedi.Yüksel Eriş`in hayatını kaybettiği patlamada yaralanan Yener Orkunoğlu söz alarak duygularını dile getirdi. Yener Orkunoğlu, `Devrimciliği, eleştirel ve analitik düşünmeyi Yüksel`den öğrendim. Onu tanıdığım, onunla yoldaşlık ettiğim için çok mutluyum.` diyerek, yoldaşına bir kez daha `elveda` demenin hüznüyle konuştu.
Cahit Çelik bu buluşmayı bile kendiyle özleştirerek Kör adamın eline karanfil vermişler utanmadan yollara dökmüşler gibi kendine yakışır tarzda yorumlamıştır
Cahit bir zaman lar birlikte hapis yatıkları “ Engin Erkiner , İbrahim Yalçın , Haydar Yılmaz “a ne kadar pislik ve tutarsız olduklarını gördüğüm ve yüzlerine de söylediğim Sizlerle tuvalete bile gitmem dedim diyordu ama şimdi bakıyoruz kendine ters gelene Haso hiso memo diyor tuvalete bile gitmem dediği mama kaynaklarına da ibo cuk Engincik diyerek oturduğu yeri kaybetmemek için masal dediği temcit pilavı gibi tekrarladığı kes kopyala tekniği ile uydurma masala devam ediyor. Hatta onlar (cuk cikler) yazılarına ara verince kendi de yazı tatiline çıkı veriyor bu uyuma hayran olmamak elde değil.
Engellilere saygısı olmayan onlara kör cüce bücür diyerek rencide ettiğini sanan , cinsiyet ayrımcılığını sonuna kadar ortaya koyarak ibneler dönmeler vs diyerek konuşan. Kadının Yaşam tarzına saygısızlığını kadınlarımızın tamamını potonsiyel orospular gibi görerek(anasının ve bacısının da kadın olduğunu unutarak) kaltaklar kancıklar vs diyerek kendini yücelttiğini sanarak onları kötülemektedir .
Bir insanın ailesinden bir güzel kelime öğrenemediğinin göstergesi olarak birtek güzel kelime kullanamadan sürekli belden aşağı konuşan ki (çok normal G.O.P okulunda deli divane gibi bir bayan öğretmenin ardından koşmasına rağmen pısırıklığından dolayı reddedilen evlenmeyi bile beceremediğinden içinde siğme soğma uhde olarak kalan bu zavallı adamın konuşmalarının da bu olması normal karşılanmalıdır.
Bir eski dost cahite bir şans tanı aslında seni kaybettiği için böyle davranıyor dedi ama görüyorum ki Hüseyin dik durmasını biliyor diyen kendine ters geldiğimde de beni Mihraç Ural a endeksleme gayertine giriyor yani Cahit beni kendine rakip görüp her yazısında bana da mutlaka bulaşıyor.
Bir eski dost cahite bir şans tanı aslında seni kaybettiği için böyle davranıyor dedi ama görüyorum ki Hüseyin dik durmasını biliyor diyen kendine ters geldiğimde de beni Mihraç Ural a endeksleme gayertine giriyor yani Cahit beni kendine rakip görüp her yazısında bana da mutlaka bulaşıyor.
İşte tam burada Yazımın başlığı geliyor gündeme
AYİNESİ İŞTİR KİŞİNİN LAFA BAKILMAZ
tüm yazılarında Cahit şuur altında kalanları resimlere ve yazılarına döküyor onu da böyle idare edeceğiz zira buda bir hak kendi böyle düşünüyor tercih onun.
Kırk yılın hesabı başlıklı yazısıyla son günlerde güzel bir ders anlamında çıkış yapan ve kendisine çok beğendiğimi belirttiğim bir dost sevgiden yoksun ağzı sadece küfür kafir yapanlara ders niteliğinde yazısıyla herkesin yapması gereken yolu göstermiştir
İrfan DAYIOĞLU diyor ki
13 yıldır içinde yer aldığım örgütümden uzaklaşıyordum. Bu uzaklaşmanın altında ideolojik bakış farkı ikincil plandadır. Güven yitimi ön plandadır. Birbiri için ölümlere giden yoldaşlık ilişkileri gitmiş, meşhur şark kurnazlığı olarak adlandırılan yoldaşın yoldaşının koyusunu kazdığı ilişkiler egemen olmaya başlamıştı. Benim için düşmanın eline silah verecek bilgiler verilemezdi. Bugün de böyle düşünüyorum. Ancak bazılarının ipliği bugün pazara çıkmıştır.
Bildiğim bir şey var seviyesizliklerin seviyesine inmemek gerek ve tartışmada seviyesizlere de bir seviye kazandırma amacı olmalıdır. Onların istediği seviyede tartışmak bize zarar verir. Bu tarihsel hesaplaşmada kullandığımız dilin iyi tutturulması gerekiyor. Eski yoldaşlarımızın insan olmaktan kaynaklı zaaflarını kullanarak, bunun üstünde bir hesaplaşmaya gitmek etik değildir. Hepimizin hataları, eksikleri, zaafları olmuştur ve vardır da. Bu geriliklerimizi birbirimize karşı kullanmak ahlaki olmaz.
Kimse sütten çıkmış ak kaşık değildir.
Ben sadece inandığım gibi yazıyorum. Şu veya bu yoldaşı desteklemek için yazmıyorum. Yaptığım aslında kendimle hesaplaşmaktır. Sadece birilerinden hesap sormak için yazmıyor, kendimden de hesap soruyorum. Eğer birbiri için ölüme giden yoldaşlar topluluğundan, birbirini ajan, hain ilan eden bir topluluğa dönüşmüşsek bu sadece tek tek bireylerin suçu değildir. Diyor .
NOT: Her seferinde diyorum ben Örgütçü olmadım olamadım O zamanlar tipi tanınmaya çok musait , engelli olanları, pısırık ve korkakları örgüte almazlardı o anlamda ben benim merhaba dediğim kişilerin İtirtafçı, Polis , Muhaberat Ajan örgütünü parayla satan veya bir fiske yemeden öttü denilen kişilerin ne olduğu ile ilgilenmem ben Nasıl dil kullandıklarına geçmişine ne kadar sahip çıktıklarına ve de önceden dediğiyle şimdiki dediklerine uyuor mu yoksa çelişiyormu ya bakar ona göre arkadaşlık ederim.
Engin Erkiner in TKEP e geçmişliği Mihraç Ural ın Suriye devriminin acil sorunları savaşçısı olması da beni bağlamıyor zira siyasi beklentim yok Hasan Balcı çok sevdiğim arkadaşım bu nedenledirki Cahit tarafından Yoldaşımmış gibi lanse ediliyor. Ama hasan dahi Bu yazı çatışması içerisinde ayni dili ve tarzı kulanırsa onu dahi bir kenara bırakır adını bir daha anmam.
Benim için Makbul olan Düşmanımın veya rakibin bile yiğit olması edep çerçevesinde olması ,İnsanların cinsiyet ,dil ,din.anayai bacıya ve yaşam tarzına saygılı olarak bilgi birikimi içerisinde tartışması konuşmasıdır.
Benim için Makbul olan Düşmanımın veya rakibin bile yiğit olması edep çerçevesinde olması ,İnsanların cinsiyet ,dil ,din.anayai bacıya ve yaşam tarzına saygılı olarak bilgi birikimi içerisinde tartışması konuşmasıdır.
Hep derim yine diyorum Ben Yüksel ERİŞ in kardeşiyim yani bir yerde bir yazıda bir düşüncede ahlak yoksa biz o işin içinde asla olamayız.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder